Tags

HİPERSENSİTİVİTE REAKSİYONLARI

Kazanılmış immün yanıt; infeksiyonlara karşı konak savunmasının önemli bir parçasıdır. Antijenlere spesifik reseptör taşıyan lenfositlerin klonal seleksiyonu sayesinde bu savunmanın özgül ayırıcı ve benzersiz yanı ise patojenleri spesifik olarak tanıyabilme yeteneğidir. İnfeksiyöz ajanlarla ilgisiz bazı antijenler de kazanılmış immün yanıt ile karşılanırlar. Klinik olarak önemli birçok hastalık, tipik olarak infeksiyonun olmadığı durumlarda bazı antijenlere karşı oluşmuş normal immün yanıtla karakterizedir. Örneğin alerjik hastalıklardaki immünolojik yanıt, infeksiyöz olmayan ajanlara karşıdır. Aslında bu olaydaki antijen zararsız bir çevre elemanıdır. Otoimmünitede ise immün yanıt otoantijene yöneliktir.

Hepsini Oku

ALERJİK VE NON – ALERJİK RİNİT

Solunum sistemi; bireyin son nefesini verinceye kadar atmosferle ilişkisini sağlayan organlar topluluğu olarak tanımlanabilir. Bu sistem; solunan havayı filtreleme, ısıtma, oksijen alımı ve kandan karbondioksitin uzaklaştırılması gibi önemli görevleri üstlenir. Sistem direkt dış ortam ile bağlantılı olduğundan tahammül sınırları son derece geniş olarak yaratılmıştır. Ancak bu noktada bazen patojenler ve alerjenler sistemi ağır bir şekilde zarara uğratıp, morbidite ve mortaliteye neden olabilirler. Solunum sistemi bu anlamda bakıldığında, yaşamsal özelliğe sahip ve yeri doldurulamayacak bir sistem olarak görülmektedir.

Hepsini Oku

ALERJİ NEDİR?

Alerji, genetik olan yatkın kişilerde diğer insanların bağışıklık sistemlerinin normalde cevap vermediği dış kaynaklı yabancı ama genel olarak zararsız proteinlere (alerjenlere) verilen aşırı cevabın sonunda ortaya çıkan reaksiyonlardır.

Hepsini Oku

ALERJİK HASTALIKLARDA BİYOLOJİK AJANLAR

Alerjik hastalıklar toplumda en sık görülen kronik hastalıklar arasında yer almaktadır. Tedavisi açısından güncel olarak uygulanan korunma yöntemleri, farmakoterapi, immünoterapi, cerrahi yöntemler dışında son dönemlerde daha etkin sonuçlar almak adına immünopatogeneze yönelik anti-sitokin ve biyolojik ajanlar kullanılmaya başlanmıştır. Özellikle solunumsal alerjik hastalıkların en tehlikelisi olan alerjik astım açısından patogenezin re-modelingle sonlandığı ve kronik inflamatuvar değişikliklerin hastayı ve hekimi zorladığı sonuçları önlemek adına biyolojik tedaviler ön plana çıkmaktadır.

Hepsini Oku