TEMİZLİK MADDELERİ

Temizlik Maddeleri ve Astım

Erişkin başlangıçlı astım vakalarının % 10’ u temizlik maddeleri ile ilişkilidir. Temizlik maddeleri ile ilişkili ortaya çıkan astım bulgularına ait veriler son dönemde oldukça dikkat çekmektedir. Bu durumla ilgili olarak, ilk kez 1990-1995 yılları arasında Avrupa Topluluğu Solunum Sağlığı Araştırması (ECRHS) kapsamında yürütülen uluslararası bir çalışmanın analizinde, temizlik işleri ile uğraşılan meslek grubu, yüksek riskli meslek olarak tanımlanmıştır. Ardından yapılan araştırmalarla da temizlik ürünlerine maruziyet ile astım arasında ciddi bir ilişki olduğunu destekleyen kanıtlar ortaya konuldu.

SIKLIK ÇALIŞMALARI

Temizlik işçileri tüm dünyada çalışan nüfusun önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Bu meslek grubunda görev alan kadınların oranı Finlandiya’da %3, ABD’de %4, İspanya’da 2000 yılı itibariyle 16 yaş üstü kadın populasyonun % 10’ udur. Ülkemizde ise maalesef bu işle uğraşan profesyonellere ait kayıtlar dışında oldukça fazla sayıda kaçak çalışma örneği olduğu için net bir oran vermek mümkün değildir. Ayrıca bizim kültürümüzde özellikle ev işlerini ve temizlik işlerini ev hanımları çoğu zaman kendileri üstlenmektedir. Bu nedenle de bu kadınlarda oluşabilecek olan astım ve benzeri solunum sistemi bulgularını da gözden kaçırmamak gereklidir.

Ülkemizde temizlik profesyonelleri dışında daha çok ev hanımlarının temizlik maddeleri ile muhatap olduğunu görmekteyiz. Bu sebeple oldukça fazla sayıda temizlik maddesi ile astım ve benzeri solunum yolu bulgusu olan hasta bizlere başvurmaktadır.

Aşağıda solunum yolu şikayetlerine sebep olabilecek olan temizlik maddeleri gözden geçirilmiştir.

TEMİZLİK MADDELERİ

Temizlik maddeleri, çevre temizliği amacıyla yüzeyleri temizlemek ve/veya dezenfekte etmek için kullanılan kimyasal maddeler olarak tanımlanmaktadırlar. Bu ürünler günlük yaşamda nerdeyse tüm evlerin ve işyerlerinin temizliğinde kullanıldıklarından modern yaşamın ayrılmaz parçası haline gelmişlerdir. Kirlerin ve tozların uzaklaştırılması, dezenfeksiyon ve yüzey temizliği amacıyla birçok temizlik ajanı geliştirilmiştir.

Temizlik maddeleri kişilerde mukozal yüzeyler ve deri üzerinde irritan etki yapmakta ve genellikle de duyarlanma potansiyeli taşımaktadır.  Bu nedenle bu maddeler meslek ilişkili astım dahil olmak üzere farklı cilt ve solunum rahatsızlıklarına yol açmaktadır. Temizlik ürünleri astım başlangıcına neden olabilmekle birlikte, bilinen astım hastalığı olan bireylerde astım alevlenmesi, astım hastalığı olmaksızın astım bulguları ve diğer solunumsal problemlere neden olabilecek kimyasalları içerirler. Astım bulgularına neden olabilecek birçok temizlik ürünü zamanla kronik solunum yolu problemlerine yol açabilmektedir.

Profesyonel temizlik veya ev temizliği ile uğraşan kişiler birçok gaz ve parçacık içerikli maddeye maruz kalmaktadır. Çalışmaların gösterdiği verilere göre, ev temizliği ile uğraşan kişiler endüstriyel temizlikle uğraşanlara oranla daha fazla oranda solunum sistemi bulgusu vermektedir.

İnsanlarda sorun yaratan temizlik ürünlerinin ana kimyasalları dezenfektanlar, deterjanlar, alkali ajanlar (sodyum hidroksid, amonyak), asitler, su yumuşatıcıları, solventler (kimyasal çözücüler), korozyon önleyiciler (monoethanolamin), tabaka oluşturucular ve parlatıcılar (akril polimerleri, polietilen), koruyucu maddeler (benzalkonium klorid, formaldehid, isotiazolinonlar) ve parfüm ve esanslardır.

Dezenfektanlar:

Dezenfektanlar bakterileri ve diğer mikroorganizmaları yok eden ürünlerdir. Dezenfektan ve antiseptik arasındaki ayrım önemlidir. Her ne kadar her ikisi de yüzeylere uygulanmasına karşın, dezenfektanlar cansız objelerde kullanılırken antiseptikler canlı organizmalarda kullanılır. Antiseptiklerle ilişkili sorunlara bu makalede değinilmeyecektir.

Temel dezenfektan özellikli kimyasallar; aldehidler (gluteraldehid), oksidanlar (sodyum hipoklorid, H₂O₂), fenolikler (fenol, thymol, o-fenilfenol) ve kuarterner amonyum bileşikleridir. Dezenfektanlar temizlik ajanları içerisinde en zararlı grup olarak tanımlanmaktadır.

Çamaşır suyu:

Aktif içeriği sodyum hipoklorid ve amonyak olan çamaşır suyu temizlik ürünleri içerisinde en sık kullanılanıdır. Evlerde kullanılan çamaşır suyu temel madde olarak %3-%10 klora eşdeğer miktarda sodyum hipoklorid içerir bunun yanında stabilizör olarak %1 oranında sodyum hidroksid içermektedir. Klor çok toksik bir gazdır ve çok kısa sürede maruziyeti bile göz, burun ve boğaz irritasyonuna neden olur. Ayrıca klor solunum yollarına da oldukça irritan etki göstermektedir. Klor için mesleki maruziyet standardı 0.5 ppm ortalamada 8 saatten fazla maruz kalmak veya 10 dakikada 1 ppm’den fazla maruz kalmaktır. 1 ppm seviyesindeki kloru kokusu nedeniyle hepimiz tespit edebiliriz.

Çamaşır suyundaki hipoklorid ile çamaşır deterjanlarındaki veya organik amonyum tuzlarının karışırtırılması kloraminlerin salınmasına yol açabilir.  Gıda endüstrisinde çalışan temizlik işçilerinde dezenfeksiyon ve temizlik sırasında görülen ve ciddi bir solunum sıkıntısı yaratmadan, göz, burun, boğaz irritasyonu bulgularının olması kloramin maruziyeti ile ilişkilidir. Kloramin maruziyetine bağlı mesleki astım hastalığı ise daha çok klorla muhatap olan yüzme havuzu işçileri arasında görülmektedir.

Kuarterner Amonyum Bileşikleri:

Kuarterner amonyum bileşikleri antiseptik, dezenfektan, deterjan ve koruyucu olarak geniş kullanım alanı olan temizlik ürünleridir. Altta yatan mekanizma henüz net olmamakla birlikte bu ürünlerin solunum alerjisine yol açtığı bildirilmiştir. Kuarterner amonyum bileşiklerinin geniş kullanım alanına rağmen nadiren mesleki astıma yol açtığı bilinmektedir. Daha çok dezenfektan olarak kullanıldığı için, hastane ortamında bu tür madde içerikli ürünlerle karşılaşan personel ve hemşirelerde solunumsal şikayetler gözlenir.

Kuarterner amonyum bileşiklerine maruziyet, bu ürünlerin sıvı formunun uygulanması sırasında oluşan dumanının solunması yanında bu sıvı maddeleri emen toz taneciklerinin havada uçuşması ve ardından solunması ile oluşur.

Aldehidler:

Gluteraldehid ve orto-phataldehid genellikle fiberoptik endoskoplar gibi ısıya duyarlı tıbbi malzemelerin dezenfeksiyonunda kullanılırlar. Bu maddeler mukoza irritasyonuna, solunumsal bulgulara ve alerjik reaksiyonlarına yol açabilmektedirler ve mesleki astımın iyi bilinen nedenlerinden biridirler.

Kloramin T:

Kloramin T antiseptik ve hafif dezenfektan etkisi vardır. Genellikle %5’lik solüsyonu kullanılır ancak toz formu da mevcuttur. Kloramin T genellikle endoskopi materyallerinin dezenfeksiyonu ve sterilizasyonu için hastanelerde kullanılmasına karşın kasaplarda, mutfaklarda ve tiyatrolarda da kullanılabilmektedir. Bu ajana bağlı mesleki astımın hemşirelerde ve tıbbi alet bakım sorumlularında görüldüğü bildirilmiştir ve bu durumun alerjik olduğu düşünülmektedir.

Deterjanlar:

Yağ asidi tuzları (sabun) ve organik sülfonatlar gibi deterjanlar suyun yüzey gerilimini azaltırlar. Günümüzde eskiye göre daha güçlü ve etkili deterjan kullanımı artmaktadır ve bu deterjanlar ciltte ve mukoz membranlarda irritasyon oluşturabilmektedir. Bu deterjanlardaki çözücüler ciltte oluşturduğu soyucu etki nedeniyle yaygın görülen alerjenlere karşı gelişen IgE aracılıklı duyarlanmaya neden olmaktadır.

Alkali Maddeler:

Amonyak ve sodyum hidroksid; silikat, karbonat ve yağ asidi parçacıklarını çözer. Dezenfektan gibi davranır ve metal yüzeylerin bozulmasını önlerler. Bu maddeler göz, cilt ve mukoz membranlara oldukça irrite edicidir. Evlerde kullanılan amonyak %4-%10 luk solüsyonlar şeklinde bulunmaktadır ve oldukça uçucudur. Ağır amonyak maruziyeti kronik bronşite ve bronş hiperreaktivasyonuna neden olabilir.

Yağ çözücü spreylerin aktif bileşeni olan kostik soda (sodyum hidroksid) cilt ve mukoz membranlarda irritan etki oluşturabilir. Amonyağa benzer şekilde kostik soda içeren parçacıkların solunması sonrası solunumsal irritan etki oluşur; ayrıca bu maddenin cilt yanıklarına yol açtığı da bildirilmiştir.

Asitler:

Temizlik için kullanılan asitler (kalsiyum çözücüdürler); fosforik asit, asetik asit, sitrik asit, sülfamik asit ve hidroklorik asittir. Hidroklorik asitin %20’lik solüsyonu temizlik ürünü olarak kullanılmakta olup mukozalar için güçlü bir irritan maddedir.

Su Yumuşatıcı Ürünler:

Bu ürünler suyun pH’ ını düzenler, kalsiyum gibi bir takım iyonları bağlayıcı ve çözücü etkileri vardır. Tripolifosfat ve EDTA bu gruba aittir ve cilt, göz ve mukozalara irritan etkisi vardır.

Çözücüler (Solventler):

Alkol ve glikol eterleri gibi solventler yağ asidi parçalarını çözücü etkiye sahiptirler. Bu maddeler irritandır ve aynı zamanda sinir sistemine toksik etkileri vardır. Sıklıkla halı, pencere ve diğer yüzey temizleyicilerin içinde bulunur. Yüksek dozda buharına maruz kalmak (2 ppm veya 10 mg/m³ ‘den fazla) irritasyona yol açabilir.

Korozyon Önleyiciler:

Bu grupta, monoetanolaminler en çok bilinen kimyasalıdır. Bu ajanlara maruz kalmak mukoz membran irritasyonuna ve hava yolu sıkışmalarına neden olup öksürük, nefes darlığı, hırıltılı solunuma neden olabilirler. Temizlik ajanlarında bulunan etanolamine bağlı mesleki astım geliştiği bildirilmiştir. Monoetanolamin için izin verilebilecek maruziyet limiti 3 ppm’dir, kısa süreli maruziyet içinse limit 6 ppm’dir.

Tabaka Oluşturucular ve Cilalar:

Bu ürünler yüzey koruyucu olarak kullanılmaktadırlar. Cilalarda bulunan akril polimerleri ve polietilen mukoza irritasyonuna ve duyarlanmasına yol açabilir.

Parfüm ve Esanslar:

Bu maddeler bir çok temizlik ürününün yaygın bileşenleridirler. Limonene, eugenol ve diğer aromatik ananas kokusu içeren maddeler duyarlaştırıcı gibi davranırlar. Bir çok vakada ciddi astım bulguları oluşturduğu bilinmektedir.

Sağlıklı günler dileğiyle…
Prof. Dr. Cengiz KIRMAZ